4 Temmuz 2014 Cuma

Kombucha-Miracle Fungus’’, by Harald Tietze

 MUCİZE MANTAR KOMBU ÇAYI

KOMBU ÇAYI İLE İNTERFERON ARASINDAKİ KARŞILAŞTIRMA

1987’de Almanya Bremen’den doktor ve biyolog  Dr.Reinhold Wiesner, kombuchanın etkileri ile ilgili olan çalışmasını yayınladı. Doktor 246 hastanın üzerinde bu içeceğin etkilerini test etti.Hastalar böbrek rahatsızlıkları, karaciğerde iltihaplanma, romatizma, M.S (multiple sclerosis) ve astım gibi çeşitli rahatsızlıklara sahipti.Deney sonucunda kombucha, interferondan daha iyi sonuçlar göstermiştir. Romatizmada  %92 , böbrek rahatsızlıklarında %89 karaciğer iltihaplarında  %81  ve M.S hastalarında %80 daha iyi etki göstermiştir.

KOMBU ÇAYI KANSERİ İYİLEŞTİREBİLİR Mİ?

Dr.Johannes Kuhl, Dr.Sklenar ve Dr.Veronika Carstens gibi kanser uzmanları, ana rolü kombuchanın oynadığı kanser tedavilerindeki başarıları ile ünlenmişlerdir.  Dr.Reinhold Wiesner, Almanya’da çok ilginç bir araştırmayı halka yayınladı.Virüsler ile ilgili ürünleri kombuchanın da içinde bulunduğu diğer ürünlerle karşılaştırma yapılmıştır ve şaşırtıcı derecede kombuchanın diğer ürünlere oranlara daha etkili olduğu gözlemlenmiştir.

Bayan R.E.H aşağıdaki mektubu bana yollamıştır;

‘’58 yaşındaki sigara kullanan kardeşime iki yıl önce göğüs kanseri teşhisi konulmuştu.Şimdi ise; kaburga kemiğine, kafasına ve akciğerine yayıldı.Kemoterapiyi tavsiye ettiler.Kemoterapi esnasında çok acılar çekti, saçlarını kaybetti ve kaburga bölgesindeki inanılmaz acılar yüzünden devamlı morfin ve ağrı kesiciler almak zorunda kaldı.Saçlarını kaybetmeye başladığı zamanlar kombucha içmeye başladı.İki gün içinde morfini bıraktı çünkü ağrıları kesilmişti.Uykusuzluk sorunu daha fazla yoktu.Saçları yeniden çıkmaya başladı ve kemoterapiye devam etmeyi bıraktı ve bunların hepsi 4 hafta içinde olmaya başladı.Kardeşim aldığı kiloları tekrar kazandı ve işine geri döndü. 29 kemoterapi arkadaşından işine devam edebilen sadece oydu.’’

Aldığım diğer bir mektup ise ;

‘’Babama akciğer kanseri teşhisi konmuştu. Akciğerinin birinde küçük bir portakal kadar bir tümör vardı.Doktor babama bu hastalığın iyileşemeyeceğini, tedavinin sadece yaşam kalitesini artıracağını söyledi. Kardeşim babama düzenli olarak her gün bir bardak  kombucha içirmeye başladı. 4 ay sonra X-ray cihazı kanserden hiçbir iz kalmadığını gösterdi.Ve biz ailece babamı kombuchanın kurtardığından hiçbir zaman şüphe etmedik.’’

KANSERE ERKEN TEŞHİS KOYMAK TEDAVİ SÜRECİNİ HIZLANDIRIYOR

Kanser teşhisi önceden erken belirlenebilirse, iyileşmede çok daha iyi sonuçlar alınıyor. Günümüz tıbbı ile kuşkusuz kansere erken tanı koyulabiliyor. Dr.Sklenar’a göre, erken teşhis konulmuş kanserin akuta dönüşmesi engeLlenebilir. Dr.Sklenar,  kan testine dayanan bir erken teşhis yöntemi geliştirmişti. Dr.Sklenar aynı zamanda iris ile erken teşhisin ilk uygulayıcısıdır . Gözdeki renk halkalarına dayanan bu tedavide , gözlerin içindeki siyah tortulu lekeler , kolonların iyi çalışmadığının bir göstergesiydi.ilk evrede ki kanser hastalarının çoğunun sindirim problemleri vardı. İris testi bu rahatsızlıkta tek başına % 80′ lik bir başarı sağlıyordu.

KOMBU ÇAYININ HASTALIKLARA OLAN ETKİLERİ

AIDS

Kombuchanın en çok bahsedilen iki özelliğinden bir tanesi enerji vermesi ve bağışıklık sistemini güçlendirmesidir.Ben  şahsen, aids rahatsızlığına bu içeceğin iyi geleceğine inanıyorum. Günümüzde, kombuchanın aids tedavisinde kullanıldığı ile ilgili oldukça yaygın raporlar vardır. Bunlardan bazıları kombuchanın AIDS semptomlarını geriye çevirdiğidir. Bazı yayınlarda kombuchanın bileşenlerinin bazılarının, bazı virüsleri inaktif yaptığı, antijen seviyesini artırtığı, T-hücrelerinde yükselme meydana getirdiği ve 5-7 kilo arası kilo kaybını önlediği kaydedilmiştir. Bütün bunlar, AIDS düzelmesinin ölçümleridir. Uzun dönemli  AIDS’ten kurtulan hastalar kombuchanın pozitif bir etkisi olduğunu rapor etmişlerdir.

Kombucha, insanlardan insanlara AIDS tedavisi olarak yayılabilmiştir. Çünkü lezzetlidir, güvenlidir ve maaliyeti diğer aids ürünlerine oranla düşüktür.

Ağustos 1994′te Positive Living dergisi Joe Lustig hakkında bir yazı yayınlamıştır.O yazıda bakın Joe neler anlatmaktadır:

‘’Hayatımın çoğunu yatakta geçirmekteydim. Banyoya bile yürüyerek gitmek benim için inanılmaz zor bir olaydı.’’

Joe  Lusting’e  1990 yılında AIDS teşhisi konmuştu. Vücudundaki zayıflıktan dolayı bir çok enfeksiyon kapmıştı.

‘’Çok kötü durumdaydım. Kendimi oldukça hasta ve zayıf hissediyordum. Oldukça ağır bir zehirin vücudumda olduğunu hissedebiliyordum.’’

Bir haftadan daha kısa bir sürede Joe, kombucha içtikten sonra kendisini daha iyi hissetiğini söyledi.

Joe Lusting’e göre, 4 ay  içinde biseklete binebilmesi, koşabilmesi, sosyal hayatının geri gelmesi ve daha uzun yaşaması kesinlike kombuchaya bağlıydı. (New Age Journal , Kasım 1994)

Bayan R.D nin bana yazdığı mektup;

-”Kombucha ile tanışmam, arkadaşlarımın bana Amerika’dan mantar satın almasıyla başladı……” Bu insan 11 yıldır AIDS hastasıydı. Kombuchadan bahsederken çok heyecanlıydı, dokuz aydır içiyordu ve yaşam kalitesi artmıştı, hayata daha olumlu bakabiliyordu ve oldukça güçlenmişti.Vücudundaki T-hücreleri, sayımda oldukça iyi durumdaydı.

Diğer bir hastanın bana yazdığı mektup;

‘’Kombucha içmeye 3 ay önce başladım ve bir çok yararını gördüm. Beş yıl önce bana HIV virüsü teşhisi konmuştu. Şu an T4-hücrelerim 660 civarında, kombucha içmeye başlamadan önce ise 390 civarı idi. Bunun yanı sıra artritisim ve sinüzit problemlerim tamamı le ortadan kalktı.’’

ARTRITIS

Kombuchanın artiritisi iyileştirdiği ve geliştirdiği ile ilgili birçok rapor vardır.

Bayan T ;

‘’Kombucha artritisime yardımcı oldu, yazı yazdığım elim artık daha acı çekmiyor’’

Bayan W.R;

‘’Nisan 1993′te Tibet’e yaptığım yolculuk sonrasın da, dönüşte yüksek rakımdan kaynaklanan bir rahatsızlık yaşamaya başladım. Yaklaşık 3 ay kadar sonra artiritisimin olduğu anlaşıldı. İlk başlarda konuda uzman doktorlar beni tedavi ettiler. Haziran 1994′te  kombucha ile tanıştım daha önce hiç içmemiştim. Kombucha kullanmaya başladıktan sonraki kontrollerimde artiritisim  tamamıyle temizlenmişti. Ondan sonraki 3 ay boyunca , hiç bir tıbbi ilaç almadım ve kendimi çok iyi hissetmeye başladım.’’

ASTIM

Astım rahatsızlığı çok yaygın görülen ve genellikle stresin ve çevresel faktörlerin tetiklediği bir rahatsızlıktır. Kombucha astım üzerinde, vücudu detoksifike edici özelliğinden dolayı oldukça yararlıdır. Astım üzerine gelen yargı, kombucha içildiğinde iyi etkilerin gözlemlendiğidir.

Astımla ilgili gelen mektuplar,

‘’……Astımım yüzünden iki kere ölümle yüzyüze geldim. Fakat şu an akciğerlerimdeki mukusu temizlemenin daha kolay bir yolunu buldum. Bu içeceği içtikten sonra kendimi daha enerjili hissediyorum’’

‘’…..Şunu söylemeliyim kombucha beni tekrar hayata döndürdü. Çalışırken giydiğim kıyafetlerden ötürü yıllarca problem yaşadığım astımım vardı.’’

MESANE (İDRAR KESESİ)

Dr.Hermann, kombuchanın mesanedeki taşlar üzerine olan etkisini araştırdı. Erkek farelerin mesane keselerine fosfat taşları koydu. Bir kaç hafta sonra, hayvana günlük 2-3 kez kombucha verildi ve fosfat taşlarının giderek küçülmeye başladığı gözlemmendi. Çek bilim adamlarınca bu fosfat taşlarınının glukonik asit ile geniş ölçüde tedavi edildiği gözlemlendi.

BRONŞİT

Kombucha içerek bronşitlerin iyileştirilmesi de mümkündür. Hollanda’dan doktor Harnisch, kendi deneyimlerinden kombuchanın bronşiti iyileştirdiğini gözlemlemiştir ve çocukların bronşit tedavisinde kullanarak başarılar elde etmiştir.

CANDİDA ALBİCANS

Bazı candida albicanstan kaynaklanan rahatsızlık sahibi hastalar sadece mayaların negatif reaksiyonundan bunun kaynaklandığını düşünmektedirler. Kombucha Uzmanı G.W.Frank ile yapılan bir röportajda (Search for health) , Frank şunları söylemiştir.Kombuchanın içindeki  bileşenler candida albicans ile savaşıp onları azaltmaktadır. Split mayaları (schizosaccharomyces) bir çok insana rahatsızlık veren sporları içermez. Aksine zararlı mayalara karşı savaşmaya yardımcı olur.

KOLESTEROL

Medya kolesterol üzerine birçok rapor yayınladı. Fakat bilim adamları bunların hepsine  katılmadılar. Yüksek kan basıncı, yüksek kolesterol ve artritisin blokajının sonuçlarının büyük ölçüde kalp rahatsızlıklarından kaynaklandığını söylediler. Dr.Hermann Prag’ta bilim adamları ile beraber, yüksek kolesterol üzerine deney hayvanları ile bir çalışma yaptı. Dr.Hermann kedileri ölümcül dozla besledi ve ondan sonra kedilere kombucha konsantresi verdi. Kediler bu ölümcül doz da bile hayatta kalmayı başardılar. Rusya Omsk’taki kliniklerde, kombucha kullanımından sonra kolestrol seviyesinin düştüğünü keşfettiler.

KRONİK YORULMA SENDROMU (ME)

Bu kitabı ilk yazdığımda bir çok ME hastasından mektuplar aldım. Bana neden kombuchanın ME üzerine olan pozitif etkilerini yazmadığımı sordular. Hatta Yeni Zellanda ve Britanya’dan gelen mektuplara göre bu rahatsızlığın tek ilacı kombucha içececeğiydi. Kuzey İrlanda’dan gelen mektupta okuyucum, iki yıldır müthiş derecede varlık gösteren bitkinliğinin ve semptomların kombucha içtikten sonra ortadan kaybolduğunu yazmaktaydı.

New  South Wales’ten Bayan J.E.B,

‘’Kombuchayı ilk içmeye başladığımda yaklaşık olarak 4 yıldır ME hastasıydım. Konuştuğumuzda bu hastalığın çoğu semptomlarını yaşamaktaydım. Bunlar baş ağrıları, beyin sislenmesi gibi semptomlardı. Kombuchadan sonra ağrılarım azaldı ve daha umutlu olmaya başladım…’’

Bayan S.H,

‘’Birkaç yıldır CF sendromu hastasıydım. Birçok ürün denedim fakat bir faydasını göremedim. Daha sonra kombucha ile tanıştım ve çok yardımını gördüm.’’

SOĞUK ALGINLIKLARI

Kombucha doğal antibiyotik olarak, soğuk algınlığına karşı tedavi olarak ve sistemin güçlülüğünün devamı olarak tavsiye edilmektedir.

KABIZLIK

Dikkate değer bütün kombucha rapolarında özellikle kronik bağırsak tembelliği için kombuchanın tedavi edici özelliğinden bahsedilmektedir. Hipokrata göre ölümün esas sebebi bağırsaklarda yatmaktadır ve kötü sindirim bütün kötülüklerin ana sebebidir. Modern doktorlara göre de  hastalıkların ana iyileşme sürecinin temelinin iyi bir sindirim sisteminden geçtiğine inanmaktadırlar.

Kombuchanın yaşayan bakterileri ve maya bileşenleri, sindirimi kolaylaştırır ve yardım eder. Diğer kabızlık ürünlerinin ve ilacların çok fazla kullanımı ise bu sefer ishale neden olmaktadır. Kombucha ise tam bir denge unsuru olarak görev yapmaktadır.

Kuzey Queensland’dan J.A,

‘’kombuchanın mücivezi etkilerini gördüm ve sonuçlarını hayranlıkla izledim. Artık günlerim bağırsak tembelliği ve mide ağrısı çekmeden geçiyor……

ŞEKER HASTALIĞI

Kombucha şeker hastalığında hep gündeme gelmektedir.Kombucha yapımındaki şekerin diabet hastalarına üzerine olumsuz bir etkisi olurmu diye merak edilmektedir.Fermantasyon prosesi şekerin tamamını diğer ürünlere çevirmektedir. Bunlar sağlandığı takdirde şeker hastaları için hiçbir zararı olmamaktadır. Kendiside şeker hastası olan Pastor Weidinger’in ilk elden olan tecrübelerinden de bunu biliyoruz.

Şeker hastaları ticari anlamda yapılmış kombucha satın alırken dikkat etmeleri gereken husus , kombuchanın içinde fermente olmamış , yani sonradan bi şekilde eklenmiş şekerin bulunmamasıdır.

EGZEMA

Egzama hastalığı had safhada kilo kaybettirici ve çok çirkin görüntüsü olan bir hastalıktır. Sebebi  aşırı öfke, sinirlenme, stres gibi faktörler olabilmektedir. Kombucha içildiğinde ya da cilde dıştan uygulandığında tedvi edici özellik göstermektedir. Ek olarak içildiğinde de bütün sistemi güçlendirmektedir.

ÖDEM

Bir çok raporda kombuchanın ödemleri azalttığından bahsedilmektedir.İngiltere’den 50′li yaşlarında bir bayanın çok şiddetli olan ödemlerinin 2 ay kombucha içtikten sonra düzeldiğini biliyorum.

GUT

Bir doğal tedavi uzamanı bana gut hastalığının sebebinin, bir çok yanlış gıdaların sebebi olduğunu söylemişti. Bağırsakla ilgili rahatsızlıklar genetik olabilir, fakat bunun yanında yanlış gıdalarında ürik asit seviyesinin artmasında başrol oynadığını biliyoruz. Bu hastalıktaki acının sebebi ise ürik asitin bir çok küçük kristalinin yapılanmasıdır.

Dr.Helmut Golz alkolün içerdiği bileşenlerden pürinin karaciğerde ürik asite dönüştüğünü söylemektedir. Normalde yarım gram ürik asiti sağlıklı bir vücut dışarı atmaktadır. Fakat fazla alkol tüketimi bu asiti artırır ve guta sebebiyet verebilir. Kombucha ise böbrekler yarıdımı ile vücuttaki fazla ürik asiti dışara atarak gut riskini ortadan kaldırmaktadır..

TANSİYON

Tansiyon hastalığı günümüz toplumlarında en çok görülen rahatsızlıkların başında gelmektedir.Kombuchanın bu hastalığa karşı çok iyi geldiği yıllarca söylenmektedir..

BÖBREK RAHATSIZLIKLARI

Kombuchanın örnekler üzerine interferon ile olan karşılaştırılması yapılduğınıda, Dr.Wiesner kombuchanın %89 etkili olduğunu buldu. Dr.Harnisch, 60 yaşında birisinin, böbreklerinin çalışmadığını ve her türlü ürünü kullandığını taki kombucha içmeye başlayana kadar da hiçbir yarar görmediğini ve böbreklerinin artık olağan üstü çalıştığını rapore etti.

MULTIPLE SCLEROSİS (MS)

Dr.Wiesner kombucha ile  interferonu karşılaştırdı. Kombucha modern tıp ilaçları ile karşılatırıldığı %80 gibi bir etki oranı gösterdi.Bir mektup Op Zoek adlı magazinde yayınlandı.Hollandadan MS hastası olan bayan M.W, mektupta kadının kombucha ile olan deneyimleri yazıyordu.Nisan 1989’da kombucha içmeye başladı..Kadın artık daha fazla yorgun değildi ve ehliyetini tamamiyle tekrar yeniden aldı.1990 tarihli mektupta şunları yazdı:Kombucha aldıktan yarım senen sonra, kayak yapmaya bile gitmeyi planlamıştı. Kombuchanın bu mucize yararlarını kendi deneyimlerine dayanarak bütün insanların bilmesi için can atıyordu.

PROSTAT PROBLEMLERİ

Erkekler arasında en yaygın olan hastalıklardan biriside prostat rahatsızlıklarıdır .Erkeklerin büyük bir yüzdesi prostat ameliyatı olmaktadır. Kombuchanın bu hastalığa iyi geldiğiyle ilgili elimde bir çok mektup bulunmaktadır.

SEDEF HASTALIĞI

Kombucha, doğrulunu kabul eden doktorlar tarafından sedef hastalığı için tavisye edilmişti.30 yıldır sedef hastası olan bir kadın hiçbir şekilde bu hastalığa çare bulamamış.Kombucha içmeye başladıktan sonra, cildini geri kazanmış ve eski haline dönmüştü.

ROMATİZMA

Kombucha interferon ile kaşılaştırıldığında, Dr.Wiesner  kombuchanın romatizma hastalıklarında yaklaşık %89 daha iyi sonuçlar elde ettiğini buldu. Dr.Wiesnerin hastalarından bir tanesi, parmaklarındaki rahatsızlıklardan bir çok ürün kullanmasına karşı çare bulamamış ancak kombucha içmeye başladıktan sonra , parmaklarını oynatmaya başlamış acıları dinmiş daha da düzenli bir içimden sonra tamamı ile bu hastalıktan kurtulmuştur.

UYKU RAHATSIZLIKLARI

Uyku en az yeme ve içme kadar önemli bir olaydır.Bizler yemek yemeden birkaç hafta yaşayabiliriz fakat uykusuz yaşayamayız.Stres ve çözülmemiş problemler  ve çevresel faktörler  uyku problemlerini tetiklemektedir. İnsanlar geceleri uyku problemleri çekiyorlarsa bunu bir bardak kombucha ile halledebilirler.

MİDE VE BAĞIRSAK RAHATSIZLIKLARI

Kombuchanın diğer tedaviler ile birlikte kullanımı , herzaman mide ve bağırsak rahatsızlıklarını iyileştirmeye yardımcı olmuştur. Çünkü kombucha bağırsak florasını yeniden düzenler. Bundan dolayı ortaya çıkan rahatsızlıkları da yok eder. Kombucha kullananların hepsinin ilk söyledikleri şey bağırsak sistemlerinin  dengeye geldiğidir. Bu dengeye gelme yanlızca mide rahatsızlıklarının ve bağırsak rahatsızlıklarının giderilmesi ile mümkündür .Ayrıca  iyi bir sağlığında anahtarıdır.

BADEMCİK İLTİHABI

Rusyadaki Omsk hastanesinde bademciklerinde iltihap olan insanlar kombucha ile tedavi edildiler. Günde 10 defa kombucha ile gargara yaptılar. İltihapları gitti ve diğer rahatsızlıklarıda kombucha içimine bağlı olarak düzelmeye başladı.

YARALAR VE ÜLSER

Kombucha ayrıca ülser ve yaralar içinde tedavi edici olarak kullanılabilmektedir. Queensland’den bir bayan bana şunu anlatmıştı, Yıllarca ülser ağrısı çekiyordu, ve kombucha mantarını bandajlayarak direk midesine koymuştu ve iki haftadan daha kısa bir sürede kadın iyileşti ve daha eskisine dönmedi     ALINTIDIR....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder